Adana FM
Adana FM

DOLAR

34,4916

EURO

36,2345

ALTIN

2.961,18

BIST

9.367,77

Vatandaştan ‘büyüme’ rakamına tepki: Önümüzdeki seçimleri, tünelden önceki son çıkış

Türkiye ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde yıllık yüzde 7.6 oranında büyüdüğü açıklandı. Ancak vatandaşlar tam tersi görüşte. Büyümeyi …

Vatandaştan ‘büyüme’ rakamına tepki: Önümüzdeki seçimleri, tünelden önceki son çıkış

Türkiye ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde yıllık yüzde 7.6 oranında büyüdüğü açıklandı. Ancak vatandaşlar tam tersi görüşte. Büyümeyi ceplerinde hissedemediğini belirten halk, “Önümüz karanlık… Önümüzdeki seçimleri, tünelden önceki son çıkış olarak görüyorum.” sözleriyle iktidara yüklendi.

Batuhan SERİM

Ali Selim YAMANLI

 

Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yıllık yüzde 7.6 oranında büyüdü. İşçilerin payı yüzde 32.6’dan yüzde 25.4’e düşerken, sermayenin payı yüzde 49.2’den yüzde 54’e yükseldi.

Biz de İstanbul Eminönü’nde yurttaşlara mikrofon uzattık, “Türkiye’nin 2. çeyrekte 7.6 büyüdüğü açıklandı.

Sizce, bu büyüme sofralarımıza, çarşı pazara yansıdı mı, yeni iş imkanı yaratıldı mı?” diye sorduk.

Geçim derdiyle boğuşan dar gelirli ise büyümeyi cüzdanında hissedemediğini, “yandaşların” bu büyümeden nasibini aldığını söyledi…

“PARASI OLAN BÜYÜDÜ, OLMAYANI HEPTEN EZDİLER”

Neslihan Hanım: “En basit örneği; gitsinler yağ fiyatlarına baksınlar. Büyüdü mü, küçüldü mü o zaman görürler. Ben emekliyim, ayrıca benim eşim onkoloji hastasıydı, şimdi onun borçlarını ödüyorum. Ve emekli maaşım yeni 3500 lira oldu. Ve bu paradan her ay 100 avro eşimin ilaç borcunu ödüyorum… Onun için mi büyüdük? Kendi verdikleri ilacın bile şu an bizden parasını istiyorlar. Yandaşlar büyüdü, gariban büyüyemedi, daha da küçüldü. Parası olan daha da büyüdü, olmayanı hepten ezdiler geçtiler… Şu anki sistemden memnun değilim. Eker, dikersek, eskisi gibi kendimiz üretirsek tabi ki büyürüz. Her şeyden önce kendimiz üretmeliyiz. Her gördüğümüz alana bina dikip AVM yapmak değil amaç… Eskiden böyle miydi? Herkes ekiyordu, ondan sonra hem dışarıya ihracat yapıyorduk, ekonomiye kazandırıyorduk, hem de kendimiz rahat rahat yiyorduk.”

Neslihan Hanım

“ÇALIŞAN SIRTINDAKİ YÜKLE KALIYOR, PARASI OLAN BÜYÜYOR”

Murat Barutçu: “Ben emekliyim. Bunca yıl çalışmamın sonucunda bana gelen kocaman bir sıfır. Ne kiramı, ne mutfağımı yetiştirebiliyorum… Sen geçmişte çalışan insanlarını gelecekte, emeklilikte kollamazsan, gelecekten hiçbir şey bekleyemezsin. Önce geçmişine bakacaksın ki sonra geleceğini toparlayasın. Bu büyüme, ‘5 büyükler’ denilen büyük iş adamlarına yarıyor. Parası olan insanlara yansıyor. Çalışan insana hiçbir şekilde faydası yok. Çalışan anca çalıştığıyla, sırtındaki yükle kalıyor; evine giderken bir ekmek alabilirse ne mutlu… Yoksa o da yok… Bunca yıldır bu ülkede yaşıyorum, buraya gelen yabancılar kadar kendi ülkemde hür gezemiyorum. İmkanım yok da gezemiyorum… Ben neden gezmeyeyim? Ben de isterim cebimde para olsun, gezineyim… Ben niye gezemiyorum Türk vatandaşı olarak? Köydeki insanları ne kadar rahat ettirirsen şehre de o kadar yansıması olur. Sen köylüyü kalkındıramazsan köylü bir şey ekmeyecek. Ekmediği için de her şey pahalanacak.”

Murat Barutçu

“ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİM TÜNELDEN ÖNCEKİ SON ÇIKIŞ”

Ertan Akpınar: “Ben bunun bir büyüme değil, küçülme olduğunu düşünüyorum. Sizin diyelim bir tane eviniz var; o evinizi sattınız, üzerine kredi çektiniz, başka bir ev aldınız ve faiziyle birlikte çektiğiniz krediden fazlasını ödüyorsunuz. Siz evi 100 bin liraya sattınız diyelim, 100 bin lira da kredi çektiniz, 200 bin liranız var. Diyorsunuz ki, ‘bu bir büyüme.’ Bunu dış ülkelerden aldığımız borçlar gibi düşünebilirsiniz, bunun faiz yükü vatandaşın üzerine biniyor. Birkaç sene önce arkadaşlarla bir araya geldiğimizde, ‘şu an ülkenin en güzel, en refah dolu ama aynı zamanda en kötü günlerini yaşıyoruz’ dedik. Çünkü elimizdekini satmanın, peşkeş çekmenin sonucunda elimizde bulunan üç kuruşu yediğimiz günleri yaşadık. Önümüz karanlık… Önümüzdeki seçimleri, tünelden önceki son çıkış olarak görüyorum. Bizden sonraki nesil fakirliğin içinde doğduğu için elinden çalınanı da bilmeyecek, buna karşı da çıkamayacak. O yüzden iktidarın değişmesi gerekiyor. İnsanların artık omurgasına sahip olması lazım.”

Ertan Akpınar

“BÜYÜMEYİ CÜZDANDA HİSSEDEMEDİK”

Yıldırım Çelik: “Ben hissetmedim. Bu büyüme daha çok sanayici ve iş adamlarına yansıyor, öyle görüyoruz. Ben bu büyümeyi cüzdanımda hiçbir şekilde hissetmedim.”

“BAŞIMIZDAKİLER BÜYÜYOR AMA HAYAT ÇOK PAHALI”

Ali Korkmaz: “Hiçbir şey hissedemedim, hayat çok pahalı. Başımızdakiler büyüyor ama hayat çok pahalı. Küçücük bir odada oturuyorum, 1500 lira kira ödüyorum. Ufacık, tek oda… Asgari ücrete biraz daha zam yapmaları lazım…”

“MAAŞLAR BÖYLEYKEN BÜYÜMENİN BANA YANSIMASI MÜMKÜN DEĞİL”

Yaşar Süel: “Emekliye bu soruyu sorduğun zaman cevabı net: Olumsuz. Ücretlerin düşük olduğu bir ortamda büyümenin bana yansıması mümkün değil. Maaşım fazla olursa belki bana da yansır. Ama yansıyacağını da pek ümit etmiyorum. Maaşların artmamasının sebebi ‘ekonomik’ diyorlar ama ben inanmıyorum. Bence bir tercih.”

“ALIM GÜCÜMDE ARTIŞ VAR”

İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Bu büyümeyi gayet iyi hissediyorum. Alım gücümde artış var. Ben memnunum şu andaki ortamdan, yaşamdan, iktidardan.”