Tıp tarihi Adana’dan başlar
Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu Başkanı Dr. Haluk Uygur, hekimlik faaliyetinin bir devlet yönetim biçimi olarak Çukurova’da başladığını, dünyanın ilk organ naklinin Yumurtalık’ta yapıldığını, en eski tıp kitabının Adana’da yazıldığını belirtti
“Efsanevi özelliğe sahip Lokman Hekim kişiliği, Puduhepa’dan Dioskorides’e kadar bölgede yetişmiş tüm hekimlerin öykülendirilmiş halidir”
Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu Başkanı Dr. Haluk Uygur, hekimlik faaliyetinin bir devlet yönetim biçimi ilk olarak Çukurova’da başladığını, dünyanın ilk organ naklinin Yumurtalık’ta yapıldığını, en eski tıp kitabının Adana’da yazıldığını belirterek, “Lokman Hekim Efsanasi’nin de niye bu bölgede anlatıldığına anlam verebilirsiniz” dedi.
Dr. Haluk Uygur, Anadolu tarihinin Helenistik dönemle başladığına dair yanlış bir kanı bulunduğunu, bu nedenle Yunanistan’ın Anadolu’dan hak istediğini, Avrupa’nın geleneksel düşüncesi felsefenin, matematiğin ve tıbbın Helenistik dönemden itibaren başladığını iddia ettiğini söyledi. Göbekli Tepe ve onun mimar ile heykeltıraşlarının bunun hiç de böyle olmadığını ispatladığını ve tıbbın kaynağının da Hipokrat’tan önce olduğunu Adana Tıp Tarihine bakınca anlaşılması gerektiğini ifade eden Uygur, “Birçok arkeolojik kazı, Anadolu’da Helen uygarlığından 1500 yıl önce Hitit (Eti) uygarlığının olduğunu, bu uygarlığın federatif yapısı içinde Adana-Mersin ve Hatay’ı kapsayan Kizzuwatna isimli bir krallığın yaşadığını göstermektedir. Bu krallık öyle bir krallıktı ki, doktor rahipler tarafından yönetilmekte, bu nedenle de saygı görüp, günümüz Vatikan’ı gibi hiç ordusu olmadan yaşamını sürdürmekteydi. Kizzuwatna’yı yöneten rahipler bitki ve hayvan etinden özellikle de kuş etinden ilaçlar yapar, tüm dünyadan bölgeye şifa aramaya gelen hastalara, bu ilaçları biraz da büyü karıştırıp verirlerdi. Bu yönleriyle herkese ulaşabildikleri için de saygıyla anılırlardı. Örneğin bulunan yazıtlardan Hitit İmparatoru Muvattalli’nin bölgeye muhtemelen hastalığını tedavi ettirmeye geldiği anlaşılmaktadır” dedi.
Muvattalli’nin oğlu Urhiteşup’un da bu nedenle Adana’ya geldiğinin bilindiğini belirten Uygur, şöyle devam etti:
“III. Hattuşil ise ağabeyi öldükten sonra, yeğeni Urhiteşup’la girdiği iktidar mücadelesini, Kizzuwatnalı bir doktor-rahibin kızı Puduhepa ile evlenerek kazanmıştır. Yine Anadolu Medeniyetleri Müzesinde bulunan taşa yazılmış mektuplardan Mısır Firavunu II. Ramses ile Hitit’in Kizzuwatnalı Kraliçesi Puduhepa arasında sağlıkla ilgili yazışmalar olduğunu bilmekteyiz. Yazışmalardan Puduhepa’nın da bir sağıltıcı (hekim) olduğu, en azından etrafında sağıltıcılar bulundurduğu görülmektedir.”
Hipokrat’ın önemini küçültmediğini aksine Hipokrat’ın, hastaların ve hastalıkların kaydını tutarak, o zamana kadar bulundukları yerde tedavi gören hastaları, Askülapion (Sağlık Tanrısının Evi) adını verdiği yerlere götürerek ve kendi arkasından hekimlik yapacak insanları yetiştirerek, ilk hastane ve ilk tıp okullarını kuran kişi olarak tarihe geçmiştir. Hipokratın Anadolu’da açtığı üç büyük Askülapion’un biri de Adana’nın Yumurtalık ilçesinde bulunduğu yerde kurulmuş Aegea (Ayas) Antik Kenti’ndedir. Aegea ismi Sağlık Tanrısı Askülap’ın kızı ve efsaneye göre Hipokrat’ın annesi (doktor) Hyegea’dan gelmektedir. Hygea aynı zamanda hijyen kelimesinin kaynağıdır” dedi.
İlk organ nakli, ilk tıp kitabı
Efsaneye göre, Cosmo ve Damian isimli ikiz kardeş iki hekim, bir zencinin ayağını bir beyaza takarak, ilk organ naklini de Yumurtalık’taki bu hastanede yaptığını anlatan Uygur şunları kaydetti:
“Cosmo ve Damian bu başarıları nedeniyle Hristiyan dini tarafından aziz ilan edilmiş ve resimleri birçok kilisenin duvarına çizilmiştir. İlk organ nakli belki efsanedir ama dünyanın bilinen en eski tıp ve eczacılık kitabının, Anavarza Antik Kenti’nde Dioskorides isimli bir hekim tarafından yazıldığı (MS 40 civarı) tarihi bir gerçek olarak Viyana’da durur. Adana’da yazılan bir kitap Viyana’da ne geziyor diye düşünebilir. Tam 16 yüz yıl hekimlerin başucu kitabı olan ve içinde 400’den fazla reçete barındıran, Materia Medica’nın en eski nüshası, Kanuni döneminde 100 düka altın rüşvet karşılığında, Kanuni’nin hekimbaşının oğlu tarafından, Avusturya Büyükelçisi Busbeq’e satılmıştır. Bu yüzden bilinen en eski tıp kitabı Viyana’daki Avusturya Ulusal Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Arapça bazı nüshaları ise İstanbul Süleymaniye Kütüphanesi’ndedir.”
Dünya Tıp Tarihi’nin önemli başlangıç noktalarından birisinin Adana’da olduğunu vurgulayan Haluk Uygur, “Hekimlik faaliyetinin bir devlet yönetim biçimi olarak Çukurova’da başladığını, bilinen ilk hastane ve tıp okullarının burada açıldığını, dünyanın ilk organ naklinin Yumurtalık’ta yapıldığını, en eski tıp kitabının Adana’da yazıldığını düşünürseniz Lokman Hekim Efsanasi’nin de niye bu bölgede anlatıldığına anlam verebilirsiniz. Efsanevi özelliğe sahip Lokman Hekim kişiliği, Puduhepa’dan Dioskorides’e kadar bölgede yetişmiş tüm hekimlerin öykülendirilmiş halidir” dedi.