Adana FM
Adana FM

DOLAR

34,5206

EURO

36,1768

ALTIN

2.962,95

BIST

9.367,77

Maymun çiçeği belirtileri neler? Maymun çiçeği yeni belirtileri ortaya çıktı

Maymun çiçeği virüsü endişesi yaşanırken, Türkiye’de de vaka sayısı yükseliyor. Yapılan araştırmaya göre, maymun çiçeğine maruz kalan bireylerde …

Maymun çiçeği belirtileri neler? Maymun çiçeği yeni belirtileri ortaya çıktı

Maymun çiçeği virüsü endişesi yaşanırken, Türkiye’de de vaka sayısı yükseliyor. Yapılan araştırmaya göre, maymun çiçeğine maruz kalan bireylerde, viral enfeksiyonla ilgili olmayan ve daha önce bilinmeyen belirtiler görülmeye başlandı. Araştırmacılar, rektal ağrı ve peniste şişme(ödem) gibi yeni belirtiler görülmeye başladığını duyurdu. Maymun çiçeği hastalığı belirtileri arasında baş ağrısı ateş, kırıklık, halsizlik ve daha sonra döküntüler yer alıyor.

Bir süredir tüm dünyada maymun çiçeği virüsü endişesi yaşanırken, Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye de dahil olmak üzere onlarca ülkede görülen maymun çiçeği salgınına yönelik “küresel acil durum” ilan etmişti. Virüsünün kuluçka süresinin 5 günle 21 gün arasında olduğu öngörülüyor. Avrupa’da etkisini sürdüren maymun çiçeği hastalığı Türkiye’de 5 kişide görüldü.

MAYMUN ÇİÇEĞİ BELİRTİLERİ NELER?

Hastalık, klinik olarak, ateş, halsizlik, yaygın kas ağrısı, deri döküntüleri ve büyümüş lenf bezleri ile kendini gösteriyor. 1980 yılında, aşı ile dünya çapında ortadan kaldırılan çiçek hastalığı virüsüyle aynı aileden gelen bir DNA virüsüdür. Maymun çiçeği ile suçiçeği virüsünün döküntüleri birbirine benzer ancak vücuttaki yerleşimleri, hastalığın seyri birbirinden farklıdır. Çiçek virüsü aşı sayesinde yıllardır görülmüyor. Maymun çiçeği virüsünde lenf bezlerinin şişmesi bu hastalığı diğerlerinden ayırıyor. Kuluçka dönemi, yani bulaştıktan sonra belirtilerin görülmeye başlama süresi 7-14 gündür. Döküntü ise ateşin başlamasından 1-3 gün sonra başlıyor. Döküntüler gövdeden çok yüzde, kollarda ve bacaklarda görülür. Lezyonlar, düz bir kızarıklık şeklinde başlayıp (makül), deriden kabarık hale gelir (papül); ardından içleri berrak sıvı ile dolarak “vezikül” görünümü alırlar. Veziküllerin içindeki berrak sıvı sarımsı renkte bir sıvıya döner ve “püstüller” oluşur. Püstüller, kabuk bağlar ve kabukların düşmesiyle lezyonlar ortadan kalkar. Bu süreç, genellikle 2-4 hafta sürer ve kendiliğinden iyileşir.

Maymun çiçeği virüsünün bedenin farklı bölgelerinde oluşan bazı semptomları bulunmaktadır. İlk tespit edilen semptomlar arasında yüksek ateş, baş ağrısı, sırt ağrısı, kas ağrısı ve şişlik öne çıkıyor.

Ateş arttıkça vücutta bir kızarıklık ve kaşıntı oluşmaya başlıyor. Bu genelde yüzde başlıyor ve daha sonra vücudun başka noktalarına ulaşıyor. Genelde avuç içinde ve ayakların tabanlarında yaygın bir şekilde ortaya çıkıyor. Kaşıntı aşırı derecede rahatsız edici ya da acı verici olabiliyor. Öte yandan bu kaşıntı süreci geçtikten sonra ayak tabanları ve avuç içindeki yaralar kabuk bağlıyor ve geçiyor.

MAYMUN ÇİÇEĞİNDE YENİ BELİRTİLER

İngiltere’nin köklü tıp dergilerinden British Medical Journal’da (BMJ) yayınlanan bir araştırmaya göre, son küresel salgın sırasında maymun çiçeğine maruz kalan bireylerde, viral enfeksiyonla ilgili olmayan yeni ve daha önce bilinmeyen semptomlar görülmeye başlandı.

Fiziksel temas ve cinsel yolla bulaştığı belirtilen maymun çiçeği hastalığıyla ilgili araştırmacılar, rektal ağrı ve peniste şişme(ödem) gibi yeni semptomların görülmeye başladığını duyurdu.

Mayıs ve Temmuz 2022 arasında İngiltere’deki bir hastanede 197 maymun çiçeği hastası üzerinde yapılan araştırmalarda; 71 hastanın anüs, rektum veya bağırsak yolunun alt kısmında ağrı veya rahatsızlık yaşadığı, 33 hastada şiddetli boğaz ağrısı görüldüğü, 31 hastanın penisinde şişme ve ödem oluştuğu, 27’sinde oral lezyonlar saptandığı ve 22 kişinin göğüs bölgesinde kist tespit edildiği belirtildi.

Hastaların çoğunda ise tipik maymun çiçeği semptomları olan ateş, lenflerin şişmesi ve kas ağrıları saptandı.

Uzmanlar, özellikle penis büyümesi ve rektal ağrı yaşayan kişilerin acil olarak hastaneye başvurması gerektiğini belirtti. Bazı kişilerde derideki döküntüler çıkmadan önce bu semptomların ortaya çıkmaya başladığına dikkat çekildi.

ÖLÜMCÜL OLABİLİYOR

İlk olarak 1970’lerde Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde insanlarda görülen virüs, son 10 yılda Afrika’nın batısında büyük artış gösterdi. Hastalık, ilk yüzde ve vücudun geri kalanında deri döküntüleriyle kendini gösteriyor, ayrıca ateş ve baş ağrısı gibi semptomlara neden oluyor.

Çiçek hastalığı ile aynı virüs ailesinden gelen maymun çiçeği virüsü, daha az ölümcül olsa da iki türünden biri olan Kongo varyantında ölüm oranı yüzde 10’u bulabiliyor.

MAYMUN ÇİÇEĞİ TÜRKİYE’DE GÖRÜLDÜ MÜ?

Sağlık Bakanı Koca, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Kabine Toplantısı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bakan Koca, Türkiye’deki maymun çiçeği vakalarına ilişkin, şöyle konuştu:

*Şu ana kadar ülkemizde 5 maymun çiçeği virüsü hastası tespit edildi. Bu 5 hastaya filyasyon yapıldı ve yakın çevresi izole edildi. 4 hastamız tamamen iyileşti ve taburcu edildi.

*1 hastamız ise izolasyonda. Sağlık durumları iyi, hiç bir sorun yok. Ülkemizde sık görülmemesinin temel nedeni, kapalı ortamda çok yakın ve uzun süreli temasla bulaşmasıdır.

*Ülkemiz açısından bir endemi ya da küresel anlamda bir pandemi riski taşımamaktadır.

MAYMUN ÇİÇEĞİ NEDİR?

Maymun çiçeği hastalığı ile aynı virüs ailesinden gelen nadir bir hastalıktır. CDC’ye göre virüs ilk olarak 1958’de araştırma maymunlarının kolonilerinde keşfedildi.

Virüsün insandaki ilk vakası 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde tespit edildi. CDC, bugün çoğu maymun çiçeği enfeksiyonlarının hala orada meydana geldiğini, ancak hastalığın diğer bazı orta ve batı Afrika ülkelerinde de bildirildiğini söyledi.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ NASIL BULAŞIR?

Enfekte hayvandan insanlara ısırık, tırmalama, hayvanın kan ve vücut sıvılarıyla veya etiyle temas, lezyonlara direkt temas veya tüm bunlarla kirlenmiş cansız materyalden temasla bulaşır. İnsandan insana bulaşma ise büyük solunum salgısı damlacıklarıyla olur. Büyük damlacıklar uzak mesafelere gidemediğinden insandan insana bulaşma için uzun süreli ve yakın temas gerekir. Bu da Covid-19’a benzer büyük salgınlar yapmasını engelleyebilecek bir özelliktir. Bulaşma yakın temas ve damlacıklarla olduğundan kesin olmamakla birlikte cinsel yolla bulaşın da olduğu düşünülmektedir. Son görülen vakaların bir kısmının bu yolla bulaştığı bildirilmiştir.

Afrika dışında son 50 yılda yaşanan en büyük salgın olan hastalığın nasıl bulaştığını da DSÖ yetkilileri açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü’nün yayılan hastalıklar biriminden sorumlu yöneticisi Maria Van Kerkhove, “Bulaşma gerçekten deriden deriye temas ile bulaşıyor. Şu ana kadar hastalık bulaşanlar bu durumu hafif atlatıyor” dedi.

NE KADAR ÖLÜMCÜL?

Bilim insanlarının geçmişte yaptıkları açıklamalara göre maymun çiçeği virüsü, çiçek hastalığına benziyor ve genelde hafif geçiyor. Hastalık birkaç hafta içerisinde kendi kendine tamamen geçebilirken buna karşılık bazı durumlarda çok ağır geçebiliyor. Batı Afrika’da bu hastalığın ölüme sebebiyet verdiğine dair kayıtlar mevcut.

MAYMUN ÇİÇEĞİ TEDAVİSİ NEDİR?

Herhangi bir salgının önüne geçmek için, aşı yapılması önemli bir adım. Çiçek hastalığına karşı geliştirilen aşıların maymun çiçeğine karşı yüzde 85 koruma sağladığı da biliniyor.

Öte yandan antiviral ilaçların da etkisinin olduğu aktarıldı.

SALGINA YOL AÇAR MI?

Maymun çiçeği virüsünün belirti göstermesi bir avantaj. Belirtiler ortaya çıktığında hastalar izole edileceğinden Covid-19 gibi büyük salgınlar yapamayacağı öngörülüyor.

Vakaların yüzde 99.5’i erkek

Bu virüsün halen pandemik virüs olarak bulaşı devam eden Covid-19 virüsü ile ilişkisi yoktur. Son salgın vakaların yüzde 99.5’unun erkek olduğunu göstermiş. Ve yine çoğu vaka immün yetmezliği olan hastalar. Yüzde 30 kadarı da HIV pozitif. 2022 salgını daha çok eşcinsel erkeklerde görüldüğü ve yakın lezyonların ciltten temas ve cinsel temasla bulaştığı gösterilmiş, klasik bilgilerde maymun çiçeğinin cinsel temasla bulaşmadığı bilinirken bu son salgın cinsel temasla da bulaştığını da gösterdi.

Nasıl korunmalı?

Öncelikle bu hastalığın yaşam kaybı oranının çok yüksek bir hastalık olmadığının bilinmesi gerekiyor. Ancak bununla birlikte toplum sağlığını tehdit etmeye başlaması ve Türkiye’de de bir vakaya tanı konduğu için korunma yöntemlerini bilmek ve uygulamak önemli. Öncelikle tanı konulmuş kişilerle yakın temastan kaçınılması gerekiyor. Hastanın lezyonlarına temas etmemek, mutlaka koruyucu ekipman kullanmak ve hastanın lezyonlarıyla temas etmiş her türlü yüzeyden de eldiven ya da kıyafetlerle uzak durmak ve dezenfeksiyon uygulamak gerekiyor.