Adana FM
Adana FM

DOLAR

34,4816

EURO

36,1833

ALTIN

2.960,39

BIST

9.367,77

İzmir Fayı’nın depremselliği gaz değişimleri ile haritalanacak

Ege Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mutlu İçhedef ve ekibi, şehir merkezinden geçen İzmir Fayı’nın …

İzmir Fayı’nın depremselliği gaz değişimleri ile haritalanacak

Ege Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mutlu İçhedef ve ekibi, şehir merkezinden geçen İzmir Fayı’nın depremselliğini belirlemek için saha çalışmasına başladı. Nükleer Bilimler Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Mutlu İçhedef, “Fay boyunca gazların değişimi haritalandırılacak. Elde edeceğimiz bilgiler deprem alanında çalışan bilim insanlarına kaynak oluşturacak” dedi.

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde, 117 kişi yaşamını yitirdi. Merkez üssü Yunanistan’ın Sisam Adası yakınlarında yaşanan deprem, İzmir’in Bayraklı ve Bornova ilçelerinde büyük hasarlara neden oldu.

EÜ Nükleer Bilimler Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Mutlu İçhedef ve ekibi, hazırladıkları projeyle Bornova ilçesi Pınarbaşı’ndan başlayıp Balçova-Narlıdere’ye kadar devam eden yaklaşık 40 kilometrelik İzmir Fayı için proje hazırladı. Proje, TÜBİTAK ARDEB-1001 Deprem Araştırmaları çağrısı kapsamında desteklenmeye uygun bulundu.

“ELDE EDECEĞİMİZ BİLGİLER KAYNAK OLUŞTURACAK”

‘İzmir Fayının Depremselliğinin Toprak Gazı Anomalilerinden Yararlanılarak Değerlendirilmesi’ projesi ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. İçhedef, “Eylül ayı itibarıyla çalışmalara başladık. Yaklaşık 40 kilometre uzunluğuyla İzmir kent merkezinden geçen en önemli aktif faylardan biri de İzmir Fayı’dır. Şehirleşmenin çok yoğun olduğu kent merkezinden geçen İzmir Fayı ve çevresinde, fay hakkında bilgi sağlayacak kısıtlı sayıda saha çalışması yapılabilmiştir. Yapacağımız çalışmada, fay hattı boyunca toprak gazlarını ölçerek değişim gösterip göstermediğini belirleyeceğiz. Bu ölçümlerle fayın doğusundan batısına doğru ilerliyoruz. Daha sonra coğrafi bilgi sistemleri kullanılarak fay boyunca gazların değişimi haritalandırılacak. Elde edeceğimiz bilgiler deprem alanında çalışan bilim insanlarına kaynak oluşturacak” diye konuştu.

‘İZMİR FAYI’NDAN BİLGİ ALMAK ZOR’

TÜBİTAK tarafından özel bir çağrı ile depremle ilgili projeleri desteklenme kararları alındığını ve hazırladıkları projenin TÜBİTAK tarafından desteklemeye kabul gördüğünü kaydeden Doç. Dr. İçhedef, şu ifadeleri kullandı:

“Projemizde İzmir Fayı’nın Pınarbaşı ve Balçova- Narlıdere segmentlerinde toprak gazı anomalilerinin nasıl değiştiğini inceliyoruz. İzmir Fayı, şehir merkezinden geçtiği için hendek açılamıyor, kent merkezi betonarme yapılar ve asfalt kaplı olduğundan çalışma yapmak ve bilgi edinmek çok zor.

Bu nedenle bu fay üzerinde saha çalışmalarında kullanılan birçok yöntem uygulanamıyor. Bizim projemiz küçük alanda çalışma imkanı veriyor. Uygulanan metot ise toprak gazlarını fay boyunca ölçerek, fay zonu içerisinde ve dışarısında bu gazların değişim gösterip göstermediğiyle ilgili ölçümler yapıyoruz.”

FAY BOYUNCA GAZ DEĞİŞİMLERİ İNCELENİYOR

Saha çalışmaları ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. İçhedef, “Çalışmada radon gazı ölçümleri yapılıyor. Radon ve deprem denildiğinde genellikle depremlerin önceden kestirilmesi, belirlenmesi akla geliyor. Ayrıca radon gömülü fayların daha önce belirlenmemiş fay hatlarının belirlenmesinde de kullanılıyor. Bu çalışmada ise fay boyunca radon ve karbondioksitin değişimlerini fayla ilgili yeni bilgiler üretmesi üzerine çalışılıyor. Toprak probu ile 50-70 santimetre arasında toprağın içerisine giriyoruz. Toprak içindeki hava radon dedektörüne çekilerek konsantrasyonları ölçülüyor. Aynı zamanda toprak havası özel örnekleme poşetleriyle toplanarak laboratuvara getiriliyor. Burada laboratuvar ortamında gaz kromatografisinde toprak gazı örneklerindeki gaz konsantrasyonları belirleniyor” dedi.

DEĞİŞİMLER HARİTADA GÖSTERİLECEK

Projenin 15 Şubat’ta başladığını gerekli malzeme ve cihazların satın alınması ile eylül ayından itibaren arazi çalışmalarına başladıklarını aktaran Doç. Dr. İçhedef, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Projenin ilk yılı Pınarbaşı segmentinde, ikinci yılı diğer segmentte sürdürülecek. Fay boyunca çeşitli ızgaralar oluşturuluyor. Coğrafi koşullar el verdiğince 50’şer metre aralıklarla ölçümler alınıyor. Bu ölçümlerle fayın doğusundan batısına doğru ilerliyoruz. Daha sonra coğrafi bilgi sistemleri ile haritalama yapılacak.

Fay boyunca gazların değişimi harita ile gösterilecek. 40 kilometrelik fay hattının yaklaşık 20 kilometresini Pınarbaşı segmenti oluşturuyor. En uçtan başlayarak 4’üncü bölgemizi oluşturduk. Fay boyunca oluşturulan ızgara şeklinde örnekleme yapıyoruz. Şu ana dek 4 bölgede ölçümler alındı ve çalışmalarımız sürüyor.”

‘DİSİPLİNLER ARASI PROJE YÜRÜTÜLÜYOR’

Disiplinler arası bir proje yürüttüklerini dile getiren Doç. Dr. İçhedef, “Bu projede farklı bilim dallarından bilim insanları birlikte çalışıyor. Proje ekibinde; EÜ Nükleer Bilimler Enstitüsünden Arş. Gör. Dr. Caner Taşköprü, EÜ Ziraat Fakültesi’nden Doç. Dr. Fulsen Özen, EÜ Fen Fakültesi’nden Öğr. Gör. Dr. Gözde Duman Taç ve Sakarya Üniversitesi’nden Doç. Dr. Emre Tabar yer alıyor. Ayrıca Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi’nden Prof. Dr. Hasan Sözbilir ve İtalya INGV’den Dr. Salvatore Gıammanco projede danışman olarak görev alıyor” diye konuştu. (DHA)