İTÜ Teknokent Arı 7 binasının Boğaz’ın silüetini bozduğuna ilişkin dava başladı
İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) Teknokent A.Ş’ye ait ARI 7 binasının ruhsatsız yapıldığı ve boğazın silüetini bozduğu iddiasıyla eski …
İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) Teknokent A.Ş’ye ait ARI 7 binasının ruhsatsız yapıldığı ve boğazın silüetini bozduğu iddiasıyla eski TÜSİAD Başkanı Nevres Erol Bilecik, Arı Teknokent A.Ş’nin yönetim kurulu üyeleri, yüklenici firma yetkilisi ve proje mimarının bulunduğu 11 sanığın 5 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle yargılanmasına başlandı.
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya, tutuksuz sanıklar Nevres Erol Bilecik, Ulaş Kelle, Mehmet İbrahimiye, Haluk Zontul, Şevket Özgür Karadayı ve şikayetçi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı avukatı ve sanık avukatları katıldı.
ESKİ TÜSİAD BAŞKANI BİLECİK: SORUMLULUĞUMUZ YOKTUR
Index Grubun kurucusu olduğunu ve teknoloji alanında faaliyet gösteren 7 şirketi bulunduğunu ifade eden sanık Nevres Erol Bilecik savunmasında,
“Söz konusu binanın yapılmasında yalnızca yüklenici firmanın yeterliliğine dair alınan kararda imzam bulunmaktadır. Bunun dışında binanın ruhsatsız yapılması konusunda hiçbir sorumluluğum yoktur.
Ben İTÜ mezunu olmam ve bir dönem TÜSİAD Başkanlığı da yapmam nedeniyle Teknokent A.Ş’nin bütün faaliyetlerine bizzat katılıp alınan kararlara, içeriklerine vakıf olamadım. Zaten ARI 7 binasının yapılması hususunda yetki ve sorumluluk tamamen İTÜ’nün kendi içerisinde bulunan Teknik Yapı İşleri Daire Başkanlığı’na aittir.
İhale sürecinde ihale komisyonu bu kararları alır. Bizim Teknokent A.Ş olarak tek başımıza ihale yapmak ya da ihale işlemlerini yürütmek ve kontrol etmek gibi bir sorumluluğumuz yoktur. Olması da beklenemez. Suçlamayı kabul etmiyorum.
Özensiz yapılan soruşturma nedeniyle de lekelenmeme hakkımın ihlal edildiğini düşünüyorum” dedi.
Bilecik’in avukatı Yasemin Yurttaş da müvekkilinin sadece 2017 tarihli yönetim kurulu toplantısında binanın yapılması işinin Gen İnşaat’a verilmesi hususunda imzası olduğunu, yapı ruhsatı alma veya takip etme yetkisi ve sorumluluğu olmadığını vurgulayarak “Binanın yapıldığı yer Sanayi Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı kararlarıyla İTÜ’ye tahsis edilmiş bir yerdir ve bu bölgenin de özel statüsü vardır” dedi.
BERAATLERİNİ TALEP ETTİLER
Sanık Mehmet İbrahimiye ise Teknokent A.Ş’de ikinci yönetim kurulu üyesi olduğunu belirterek suçlamaları reddetti. Sanık Haluk Zontul ARI Teknokent A.Ş’nin yabancı yatırımcılara danışmanlık yapan üyelerinden biri olduğunu söyleyerek
“Yapılan tüm faaliyetler ülke yararınadır. 30 Mayıs 2019 tarihli yönetim kurulu kararında da imzam bulunmamaktadır. Binanın ruhsatsız yapılmasında hiçbir sorumluluğum ve yetkim bulunmamaktadır. Beraatime karar verilmesini talep ederim” dedi.
Sanık Ulaş Kelle de ARI 7 projesinin mimarı olduğunu ifade ederek binanın ruhsatlandırılmasının sorumluluğu dışında olduğunu belirtti. Kelle,
“Şahsen sorumluluğum sadece binanın teknik yapısı ve inşaatıyla ilgilidir. Biz yapı denetim firması da değiliz. Sanki yapı denetim firması bizmişiz gibi sorumluluk yüklenmiştir” dedi. Sanık Şevket Özgür Karadayı da Teknokent A.Ş’nin inşaat direktörü olduğunu 2009’da işe başladığını ve Mayıs 2022’de ayrıldığını belirterek “Bu binanın inşaatı sırasında yalnızca hakedişleri, fen ve teknik şartnameye uygun olarak sahada uygulama yapılıp yapılmadığını kontrol etmekle yükümlüydüm. Benim karar verme yetkim ve sorumluluğum zaten yoktu. Sadece maaşlı çalışandım” diyerek beraat talep etti.
SANAYİ BAKANLIĞI AVUKATI: “TÜM SANIKLAR CEZALANDIRILSIN”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı avukatı, “Bakanlığın teftiş raporu doğrultusunda tüm sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz” diyerek davaya katılma talebinde bulundu. Sanık avukatları ise davanın konusunun “Boğaziçi İmar Kanunu’na muhalefet” ve “İmar Kirliliğine neden olmak” olduğunu belirterek bu suçlar yönünden Sanayi Bakanlığı’nın davaya katılma hakkı olmadığını, suçtan zarar görenin de Sanayi Bakanlığı olmadığını belirterek katılma talebinin reddini talep ettiler.
BAKANLIĞIN KATILMA TALEBİ REDDEDİLDİ
Mahkeme, suçtan doğrudan zarar görmediği gerekçesiyle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın katılma talebini reddetti. Savunması alınmayan sanıkların dinlenmesine karar veren mahkeme, keşif konusunun ise daha sonra düşünülmesine hükmetti. Duruşma ertelendi.
İDDİANAMEDEN
İddianamede, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığı’nca 11 Şubat 2021’de suç duyurusunda bulunulduğu kaydedildi.
Suç duyurusu evrakında, İstanbul Teknik Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Planlama A.Ş. tarafından Gen İş Ortaklığı firmasına yaptırılan Sarıyer 154 ada, 132 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ARI 7 olarak adlandırılan binanın ruhsatsız olarak inşa edildiği belirtildi.
Yapı ruhsatı alınmadan inşa edilen ARI 7’nin yapımı için İTÜ Teknoloji Geliştirme Bölgesi yönetici şirketi olan Arı Teknokent Proje Geliştirme Planlama A.Ş’nin 22 Kasım 2017 tarihli yönetim kurulu toplantısında yüklenici firma olan Gen İş Ortaklığı ile sözleşme imzalanmasına karar verildiği anlatıldı.
Sonrasında yönetici şirketin 15 Mart 2018 tarihli yönetim kurulu toplantısında 16 bin metrekare kiralanabilir alana göre tasarlanan ARI 7 binasını yaklaşık 35 bin metrekare kiralanabilir alana göre yeniden projelerinin hazırlanıp inşaat aşamasına geçilmesine yönelik karar alındığı kaydedildi.
29 Ekim 2018’de temele ilk betonun atıldığı, devam eden süreçte 30 Mayıs 2019 tarihli kurul toplantısında, yüklenici firmayla yeni bir anlaşma yapılacağı konusunun karara bağlandığı ve ek protokol imzalandığı ARI 7 inşaatına devam edildiği belirtildi.
Sarıyer Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından 7 Ocak 2020 tarihinde ARI 7 binasının ruhsatsız olduğunun yapı tatil tutanağı ile belirlendiği, bu tutanağın İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nin kararıyla iptal edildiği anlatıldı.
Kararın gerekçesinde, yapı tatil tutanağının ruhsatsız alanın metrekare olarak hesaplanmasına ilişkin olarak ihtiva etmesi gereken unsurları taşımadığından bahisle iptal edildiğinin belirtildiği, bu durumun ARI 7 binasının ruhsatsız olarak inşa edildiği gerçeğini değiştirmediği iddianamede yer aldı.
İddianamede, yönetim kurulu kararlarında olumlu oy kullanarak ruhsatsız inşai faaliyete başlanmasına ve devam etmesine sebebiyet veren şüpheliler Nevres Erol Bilecik, Melkan Gürsel, Hasan Hüseyin Arıkan, Mehmet İbrahimiye, Serhat Özeren, Ali Engin Keçeli, Haluk Zontul ve Suzan Esin ile yüklenici firmanın yetkilisi Abdullah Atakur, binanın yapımında kontrollük görevi olan Şevket Özgür Karadayı ve Ulaş Kelle’nin ARI 7 binasının Boğaziçi geri görünüm alanında kalmasından dolayı “İmar Kirliliğine neden olma” ve “2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nun 18. maddesine aykırılık” suçlarından 1 yıl 6 aydan 5 yıl 6 aya kadar hapisleri talep ediliyor.