‘Gittiler, yediler, içtiler faturayı halka ödettiler’
CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, “Son 1 yılda AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, AKP’li milletvekilleri ve AKP’lilerden …
CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, “Son 1 yılda AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, AKP’li milletvekilleri ve AKP’lilerden oluşan heyeti İsviçre’de, Çek Cumhuriyeti’nde, İspanya’da, Avusturya’da, Hırvatistan’da, Belçika’da, İtalya’da, Fransa’da, son olarak da Amerika’da ağırladı. Tüm bu ziyaretlerin masrafları Balıkesir halkının cebinden çıktı. Gittiler, yediler, içtiler faturayı Balıkesir halkına ödettiler” ifadelerini kullandı.
En borçlu belediyeler arasında gösterilen ve yurtdışı çalışma gezisi adı altında zabıta memurlarını bile seyahate dahil eden AKP’li Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin harcamaları gündemden düşmüyor.
“TÜM BU MASRAFLAR BALIKESİRLİ VATANDAŞLARIN CEBİNDEN ÇIKTI”
AKP’lilerin doymak bilmez iştahı yüzünden Balıkesir’in ülke gündeminden düşmediğini kaydeden CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, şu ifadeleri kullandı;
*Ülkede yaygın bir kriz varken, herkes kan ağlıyorken, Balıkesirli hemşerilerimiz borç içinde gün geçirirken AKP’liler Han -ı Yağma şiirindeki gibi yeme içme gezme derdine düştü. Son 1 yılda AKP’li Büyükşehir Belediye başkanı Yücel Yılmaz, AKP’li milletvekilleri ve AKP’lilerden oluşan heyeti İsviçre’de, Çek Cumhuriyeti’nde, İspanya’da, Avusturya’da, Hırvatistan’da, Belçika’da, İtalya’da, Fransa’da, son olarak da Amerika’da ağırladı.
*Tüm bu ziyaretlerin masrafları Balıkesir halkının cebinden çıktı. Gittiler, yediler, içtiler faturayı Balıkesir halkına ödettiler. Gönül belediyeciliği diyorlardı, gördük ki yaptıkları israf belediyeciliğiymiş.
*İsraf bunlara göre haram falan da değil. Tanıtım için şartmış. Habitat toplantısı diye gittikleri Amerika’da yediler içtiler, gezdiler tozdular, gelmeye yakın da biz buraya Habitat için geldik unuttuk, hadi şu işi de halledelim dediler. Arıtma tesisi yapmaktan acizlerin Habitat programı konusundaki bu çelişkisi de izaha muhtaçtır.
“DOYMADINIZ MI?”
*Göreve geldiği günden bugüne Balıkesir halkının gözünü boyayan, muhalefetin olduğu yerlerde oy için şirinlikler yapan, kendine teşekkür pankartları astıran, kanalizasyon isteyen halkın pankartlarını zabıtalarla toplatan Yücel Efendi, temsil ağırlama gideri kaleminde Türkiye rekoru kırmıştı.
*Şimdi temsil ağırlamanın kalemini gizleyerek, yurtdışı ziyaretleriyle gezmeye devam ediyor. Doymadın mı Yücel Efendi, daha ne istiyorsun Balıkesir’den?
“VATANDAŞ İLLALLAH ETTİ!”
“Gönül belediyeciliği dediler, dava dediler geldiğimiz noktada hepsini gördük” diyen Aytekin, şunları söyledi;
*Temiz kalple AKP’ye oy veren vatandaşlar bu rezaletleri görünce, kendini sorumlu görüp vicdan azabı duyuyor, utanıyor. Ama AKP’li yetkililer kendi seçmeninin duyduğu azabın yüzde 1’ini bile taşımıyor. Utanma duygusunu yitirmiş şekilde hayatlarını sürdürüyor, zevki sefalarını yaşıyor. Kendileri rezil olmuyormuş gibi Balıkesir’i tüm Türkiye’ye de görgüsüzlükleriyle manşet ediyorlar.
*İnsanlar evden işe bir tek ekmekle gitse kendini şanslı hissediyor. Babalar eve aman bir şey istemesin diye çocukları uyuduktan sonra gidiyor. Balıkesir’de yüzlerce öğrenci ulaşım problemi yaşıyor, okuldan mahrum kalıyor.
*Beslenme çantaları boş kalıyor. AKP’lilerin yarattığı kriz bütün ülkeyi, bütün Balıkesir’i perişan ediyor. Ama beyler ülke ülke geziyor ve bunu da kimse itiraz etmesin diye çalışma ziyareti olarak görüyor.
“DURSUNBEY YOLUNUN BİTMESİ İÇİN KAÇ KİŞİNİN ÖLMESİ GEREKİYOR?”
*11 kişiyle Amerika’da ne işin var senin Yücel Efendi, aynı 11 kişi madem bu kadar kudretli, toplayıp hepsini Dursunbey yolunu bitirseydin, bitirseydin de Haziran’daki o kaza yaşanmasaydı. Tedbir alsaydın da daha dün o kazada hemşire Büşra kardeşimiz hayatını kaybetmeseydi. 4 yaşındaki Fatih Aybars annesiz kalmasaydı. Bu yolun bitmesi için kaç kişinin ölmesi gerekiyor?
*Boş boş gezip duracağına Balıkesir’deki çocukların mağduriyetlerini gider. Öğrenciyi, üniversiteliyi ücretsiz taşı. Bırak bütçe açık verirse bu yüzden versin, tek kelime edersek tüm Balıkesir yakamıza yapışsın.