Ekonomiye ilişkin ‘torba kanun teklifi’ Meclis’te
TBMM Genel Kurulunda, ekonomiye ilişkin düzenlemeler içeren Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik …
TBMM Genel Kurulunda, ekonomiye ilişkin düzenlemeler içeren Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
Kanun teklifinin tümü üzerine konuşan İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, “Teklifin 39 maddesinin en az 5 tali komisyonda görüşülmesi gerekiyordu. Oralarda görüşülüp Plan ve Bütçe Komisyonuna gelmesi lazımdı ama bunlar yapılmadı. AKP, kötü kanun yapma tekniğini maalesef devam ettiriyor.” dedi.
Usta, teklifin, yoksulluğun ne boyuta geldiğini, aylardır milletin feryadına kulak tıkayanların, seçim öncesinde kalıcı çözümler yerine pansuman tedbirlerle uğraştığını gösterdiğini savundu.
MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, kanun teklifiyle ekonomik gelişmelere uyum sağlanması, yenilenebilir enerji üretiminin teşvik edilmesi, bazı kamu alacaklarının terkin edilmesi, yatırım, üretim ve turizmin desteklenmesi, istihdam imkanlarının artırılması ve çalışanların haklarının iyileştirilmesinin amaçlandığını söyledi.
Düzenlemenin, öğrenciler, yaşlı ve engelli vatandaşlar, işçi ve işveren, esnaf ve bazı toplum kesimlerinin sorunlarına çözüm getirmeye ve refahını artırmaya dönük önemli düzenlemelerden oluştuğunu ifade eden Aksu, MHP olarak kanun teklifini olumlu bulduklarını belirtti.
HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, Türkiye’nin ekonomik durumuna değinerek, Merkez Bankasının, Kur Korumalı Mevduat uygulamasının maliyetine ilişkin bilgileri milletvekillerine vermediğini savundu.
Turan, “Kur Korumalı Mevduat sistemi, fakirlerden zenginlere kaynak akıtma, bir servet transferi. AKP zenginlerden yana bir parti olduğunu gösterdi. Kur Korumalı Mevduat sistemi, saatli bomba.” dedi.
“SORUNLAR, PANSUMANLA TEDAVİ EDİLECEK DÜZEYİ ÇOKTAN AŞTI”
CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, ekonomiyi yönetemeyen hükümetin, Türkiye’yi yangın yerine çevirdiğini söyleyerek, “Hükümet, bu yangını söndürecek gücü, kuvveti, basireti, politik zihniyeti müsait olmadığı için de palyatif tedbirlerle uğraşıyor.” dedi.
Teklifteki düzenlemeleri “pansuman tedbirler” olarak nitelendiren Şener, Türkiye’nin ekonomik sorunlarının, pansumanla tedavi edilecek düzeyi çoktan aştığını savundu.
Kanun teklifinde, EYT’lilerin dertlerinin çözülmediğini ifade eden Şener, “Pakette, bazı para cezalarının, faizlerin silinmesi ve buna benzer konularda düzenlemeler var. Kangren olmuş bu cezaların sorumlusu kim? Muhalefet sürekli söylediği, uyardığı halde hükümet, bu kangren haline gelen sorunları çözmek için hiçbir adım atmadı. Teklifle, Covid-19 cezalarına af geliyor. Covid-19 dönemiyle ilgili vatandaşların çoğuna zaten cezaları getirmişsiniz. Şimdi ‘Şu ana kadar ödememiş olanları silelim.’ diyorsunuz. Geciken adalet, adalet sayılmaz.” ifadelerini kullandı.
Düzenlemeyle, öğrenim ve katkı kredilerinin faizlerinin silineceğine değinen Şener, şöyle konuştu:
* Aslında ‘Ödeyeceksin ama faizlerini siliyoruz.’ diyorlar. Öğrenci iş bulamamış, çalışmıyorsa önce ilk yıl faizsiz, daha sonraki yıllarda ise belli bir zamla bunu tahlil edecekler ve taksit sürelerini geçirdiği takdirde ilgili öğrencilerden bunu gecikme zammıyla alacaklar. Üniversitelerden mezun öğrencilere iş bulamayan, ülkenin altyapısını, eğitim sonrası gençlerimizin iş bulmasına uygun şekilde hazırlamayan hükümet, iş veremediği öğrencilerden kredi borçlarını yıllarca faiziyle istedi, evlerine haciz gönderdi.
* Şu anda bile 1,5 milyon öğrenci hacizli. Kangren haline gelen bir tablo sonrasında ‘Aman bir düzenleme yapalım.’ diyen ama bunda da ‘Bu borçları iş bulamayanlar için silelim.’ demeyi beceremeyen bir hükümet var. Aslında krediden öte burs vermek lazım. Bundan da öte okuyan, tahsilini tamamlayan gençlerimize iş verebilmek gerekiyor.
Teklifle, çalışanlara elektrik, doğal gaz ve ısınma giderlerine karşılık Haziran 2023 sonuna kadar işverenler tarafından 1000 lirayı aşmayan ödemelerden sigortalı ve vergi alınmayacağını aktaran Şener, “Piyasayı biliyoruz, bu, söylediğiniz gibi işlemeyecek. İşveren, normal ücretin bir kısmını, 1000 lirasını işçiye, çalışana yakıt desteği diye gösterecek, bu 1000 liranın sigortasını, vergisini ödemeyecek ama işçinin maaşı da değişmeyecek. Bununla neyi amaçladınız?” diye sordu.
Kanun teklifi ile Kur Korumalı Mevduat uygulamasının 1 yıl daha uzatılmasının istendiğini belirten Şener, şunları kaydetti:
* Kuru 18’den 13’e düşürdük diye davul zurnayla bayram etmediğiniz kaldı. Aradan çok fazla zaman geçmedi, 3-5 ay sonra bir baktık ki Kur Korumalı Mevduat sistemine rağmen kur 18,5 lira. Hani kuru düşürmek için getirmiştiniz, ne işe yaradı? Görünen o ki kur korumalı mevduatın, Türkiye’nin geleceğini ipotek altına alan bir maliyeti var, Merkez Bankası ve Hazineye 7 aylık maliyeti 202 milyar lira. 7 aylık maliyeti ülkeyi çökertmeye yeten, borç stokunu patlatan bu kur korumalı mevduatın, gelecek bir yıl içinde de ülkeye maliyetinin ne olacağını hükümetin açıklaması lazım.
“MİLYONLARCA VATANDAŞIMIZI İLGİLENDİRİYOR”
Teklifin ilk imza sahibi AKP Kütahya Milletvekili Ahmet Tan ise AKP’nin, iktidara geldiği günden itibaren vatandaşların ihtiyaçları başta olmak üzere yatırımı, üretimi, istihdamı, ihracatı önceleyen politikaları uyguladığını ve Türkiye’ye bu alanlarda birçok kazanım sağladığını belirtti.
Tan, “Kanun teklifimizle temel politikalarımızla uyumlu şekilde vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını gözeterek yaptığımız, uyguladığımız ekonomi programına katkı sağlayacak düzenlemeleri gerçekleştirmekteyiz.” dedi.
Öğrencilerin merakla beklediği öğrenim ve katkı kredisi borçlarıyla ilgili düzenlemenin, teklifte yer aldığını belirten Tan, şöyle devam etti:
* Mevcut uygulamada öğrenim kredisi alan öğrencilerimizin, öğrenim süreleri boyunca aldıkları öğrenim kredilerinin geri ödemelerine, enflasyon artışı oranı uygulanıyor, borç ertelemesi yapıldığında ise endeks uygulaması yapılıyor. Teklifimizle öncelikle bunu çözüyoruz. Artık öğrenim kredisi alan öğrencilerin borcu aldığı miktarla sınırlandırılıyor. Böylece öğrencilerimiz geri ödemeye başladığında her ay aldığı kredi miktarı neyse geri ödeme esnasında o tutarı ödeyecek.
* Kredi borçları, mezun olduktan 2 yıl sonra ödenmeye başlanacak. Öğrenci işe girememişse bu durumunu belgeleyerek erteleme talep edebilecek. Erteleme işlemi en fazla 3 yıl yapılacak ama ilk kez yapılan ertelemede borçlar yine sabit kalacak, ikinci ve üçüncü ertelemede ise yıllık yüzde 10’u aşmayan endeksleme yapılabilecek. Öğrencinin vatani görevini yaptığı süre için ise hiçbir endeks uygulanmayacak. 4 yıl okuyan bir öğrenci, her yıl kredi almışsa 6. yıl sonunda erteleme hakkını kullanırsa 7. yılın sonunda borcunu ödemeye başlayacak.
Yemek yardımıyla ilgili düzenleme kapsamında işletmelerin, çalışanlarına nakit olarak yaptıkları günlük 51 liraya kadar ödemelerin istisna kapsamına alınacağını belirten Tan, “İşverenlerin yemek yardımlarını nakit ödemesi halinde aylık 1326 lira yemek ödemesinin nakit verilmesinin de önünü açıyoruz.” diye konuştu.
Tan, işverenlerin, çalışanlarına Haziran 2023 sonuna kadar ısınma amaçlı yapacakları 1000 liraya kadar ödemelerin de gelir vergisinden ve sigorta priminden istisna tutulacağını kaydetti.
Tan, milyonlarca vatandaşı ilgilendiren kanun teklifindeki düzenlemelerin bazılarını şöyle sıraladı:
* Önemli bir kısmı temel ihtiyaçlara tekabül eden; elektrik, su, doğal gaz, telefon gibi abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan ve 2000 liranın altındaki küçük miktarlı borçların icra takiplerinin sonlandırılmasını sağlayarak 5 milyon borçlu vatandaşımızın 9 milyon icra dosyasını tasfiye edeceğiz. Böylece hem vatandaşlarımızın hem de mahkemelerin rahatlamasını hedefliyoruz.
* Bir başka düzenlememizde ise bireysel kredi borçları bulunan vatandaşlarımızın, 15 Ağustos 2022’ye kadar başlatılan 2 bin 500 lira ve altındaki icra takibinde olan borçlarının ana parasının yarısını ilgili kuruma Hazineden ödeyerek yaklaşık 893 bin vatandaşımızın borcunu sonlandırmış oluyoruz. Bu sayede bu kişilerin önemli bir kısmının finansal araçlara erişim engeli ortadan kalkacak.
* Vatandaşlarımızın karşılıksız çıkan çek, protesto edilen senet, kredi kartı ve diğer kredi borçlarını zamanında ödeyememesi, finansal araçlara erişimin önünde bir başka engel olarak karşımıza çıkıyor ve bu durumdaki vatandaşlarımız riskli kategoride kabul ediliyor. Teklifimizde söz konusu borçların ödenmesi geciken kısmının 1 Temmuz 2023’e kadar tamamının ödenmesi veya yeniden yapılandırılması halinde bu kişilerle yapılan finansal işlemlerde risk kayıtlarının, kredi kuruluşları ve finansal kuruluşlarca dikkate alınmayacağına yönelik düzenleme yapıyoruz.
TBMM Başkanvekili Celal Adan, teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından iki kez toplantı yeter sayısı bulunamaması üzerine, birleşimi yarın saat 14.00’te toplanmak üzere kapattı. (AA)