Dr. Öz’ün Türk vatandaşlığı kriz yarattı: Hükümet ile bağlantıları var denildi, Trump destek çıktı

ABD’de yaşayan ünlü kalp cerrahı ve televizyon programı sunucusu Dr. Mehmet Öz, ABD’nin eski Başkanı Donald Trump’ın partisi Cumhuriyetçi Parti’den senato adayı olmasının yankıları sürüyor. Son olarak Öz’ün Türk vatandaşlığı sorgulanırken, Türk hükümeti ile bağları olduğu öne sürüldü. Öz’e destek ise Trump’tan geldi.

ABD’de Cumhuriyetçi Parti’nden siyasete atılmaya hazırlanan, Türklerin de yakından tanıdığı bir isim olan Dr. Mehmet Öz’le ilgili suçlamalara her geçen gün yenileri eklenmeye devam ediyor.

Pennsylvania eyaletinden seçime girmeye hazırlanan Dr. Öz’ün Türk vatandaşlığı ve Türkiye ile olan bağları da ABD’nin gündeminde. Birçok kişi, bu durumu ulusal güvenlik sorunu olarak gündeme getiriyor. Seçilirse ülkenin ilk Müslüman senatörü olacak olan Dr Öz ise hakkındaki iddiaları reddediyor.

Dr Öz’e yönelik suçlamalar özellikle ABD’nin eski başkanı Donald Trump’ın kendisine yönelik desteğini açıklamasının ardından iyice arttı. ABD doğumlu, Türk vatandaşlığına sahip, Türkiye ordusunda görev yapan ve 2018 seçimlerinde oy kullanan Öz, seçilirse Türkiye’deki çifte vatandaşlığından vazgeçeceğini söylüyor.

‘TÜRK HÜKÜMETİ İLE BAĞLANTILARI VAR’ SUÇLAMASI

Yarışta Öz’ün rakibi Dave McCormick’i destekleyen Trump’ın eski dışişleri bakanı ve CIA direktörü Mike Pompeo gazetecilere verdiği demeçte, Öz’ün “Türk hükümetiyle ilişkisinin kapsamı ve derinliği” hakkında bir açıklama borçlu olduğunu söyledi. Rakipleri, onu, Türk hükümeti ile bağlantılı olmakla suçladı.

Pompeo ve Trump

Pompeo, Amerikalıların Öz’ün “görev için uygun olup olmadığını bilmeleri gerektiğini” vurguladı. Pompeo, CIA direktörü olarak Trump yönetiminde, kendisinin ve firmasının Türk hükümetine fayda sağlayan kazançlı danışmanlık çalışmaları nedeniyle Adalet Bakanlığı’nın dikkatini çeken ilk ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn ile yan yana görev yapmıştı.

ÖZ, KENDİNİ SAVUNDU, BELGELERİ GÖSTERDİ

Öz’ün Türkiye ile mali bağlarının bulunması da tepki çeken bir başka konu. Öz, Senato’ya sunduğu mali açıklama raporunda, Türkiye’de sahip olduğu mülkleri, merhum babasının mülkünü ve kısmen Türk hükümetine ait olan Türk Hava Yolları ile bir ciro anlaşmasını detaylarıyla anlattı.

Ancak tüm bu savunmalara rağmen ABD’de Dr. Öz’ün çifte vatandaşlığı sorgulanmaya devam ediyor. Diğer bir rakip, Trump’ın ticari bir gayrimenkul servetini devralan eski Danimarka büyükelçisi Carla Sands da Öz’e yüklendi. Trump’ın “Önce Amerika” yönetim felsefesinden yola çıkarak Öz için ‘Önce Türkiye’ propagandasını önerdi.

RAKİBİ ASKERLİK YAPMASINA YÜKLENDİ

Öz’ün rakibi Körfez Savaşı’nın madalyalı bir ABD Ordusu gazisi olan Dave McCormick, Öz’ü gereksiz yere Türkiye’de çifte vatandaşlığa sahip olmakla suçladı ve Öz’ün Türk ordusundaki hizmetini McCormick’in ABD Ordusu’ndaki hizmetiyle karşılaştırmaya çalıştı.

Öz ise Türkiye’de 2018 yılında gerçekleşen seçimlerde oy kullandığını kabul etti. Kampanyasında, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhine oy kullandığını belirterek, çifte vatandaşlığa sahip Amerikalıların diğer ülkelerdeki seçimlerde oy kullanmalarının alışılmadık bir durum olmadığına dikkat çekti.

Öz’ün kampanyasında, “Seçimde oy kullanmak, Dr. Öz’ün hiçbir zaman dahil olmadığı Türk hükümetinin siyasi çalışmalarına aktif olarak katılmaktan çok farklıdır” ifadeleri kullanıldı.

SEÇİLİRSE ABD’DE BİR İLK OLACAK

Ancak yine de ABD’deki tarihçiler senato tarihinde çifte vatandaşlığı koruyan bir ABD senatörü bulamadı.

Adalet Bakanlığı’nın ulusal güvenlik bölümünün karşı istihbarat bölümünün eski başkanı David Laufman da, terör tehditleri, siber güvenlik tehditleri veya ekonomik güvenlik tehditleri açısından Öz’ün seçilmesinden endişe duyduğunu açıkladı.

Tüm bunlara rağmen, Trump, Öz’e desteğini yineledi ve rakibi McCormick’e saldırmaktan geri durmadı. Trump, Öz’ün Türkiye ile olan bağlarına yönelik eleştirilerden özel olarak bahsetmezken, senatör adayının uzun zamandır iyi bir dostu olduğunu belirtti, eyalet koltuğunu kazanma şansı en yüksek kişi olduğunu vurguladı.