Amerika’nın en eski ve en iç içe geçmiş ailesi…

Ünlü bir belgeselci ve fotoğrafçı olan Mark Laita’nın Whittaker Ailesi ile tanışması 2009 yılına kadar dayanıyor. Laita, ilk olarak 2009’da onları ziyaret etti ve en son geçen yıl yeniden bu ilginç aileyle bir araya geldi.

Batı Virginia’nın kırsal dağ kasabası Odd’da ikamet eden ve birbirine sıkı sıkıya bağlı olan Whittaker Ailesi’nin hikayesi oldukça ilginç. Görüntülere yansıyan aile üyelerinin çoğunda genetik bozukluklar görülüyor. Bazıları konuşamıyor, bazılarının fiziksel olarak da sorunları var.

Whittaker Ailesi; harap bir evde büyüdü ve homurdanmalarla iletişim kurdukları biliniyor. Amerika’nın bu en iç içe geçmiş ailesinin hikâyesi, tek yumurta ikizlerinin çocuklarının birbiriyle evlenmesiyle başladı. Henry ve John Whittaker’ın çocukları 1937’de evlendi ve ilk çocuklarını kucaklarına aldılar.

Film yapımcısı Mark Laita da kısa bir belgeselde bu aileye ışık tuttu ve yaşamları boyunca zihinsel ve fiziksel anormalliklerle yaşadıkları çeşitli mücadeleleri vurguladı.

Laita, ilk kez 2004’te tanıştığı ve 2020’de çekimlerini yaptığı Whittaker ailesini geçen yıl nisan ayında yeniden ziyaret etti. Laita, ailenin genetik komplikasyonlarının davranışsal sorunlara neden olduğunu söylerken, bu durumu kontrolden çıkmış olarak tanımlıyor.

Ancak komşular nesillerdir Odd’da yaşayan aileye çok destek oluyor ve onları dış dünyadan koruyor. Hatta Laita aileye ilk yaklaştığında, 2000’lerin başında, ailenin komşuları tarafından pompalı tüfekle karşılanıyor.

HER ŞEY KUZENLERİN EVLENMESİYLE BAŞLIYOR

DailyMail’de yer alan habere göre; Whittaker ailesinin akraba evliliği, 1887’de ikiz kardeşler John ve Henry Whittaker ile başlıyor. Uzmanlar da yaşayan aile üyelerinin mücadele ettiği bazı sorunların, bu aile içi ilişkilerin neden olduğunu söylüyor.

John, John ve Henry’nin annesi Eliza’nın kız kardeşi Mary Perkins’in kızı olan ilk kuzeni Ada Riggs ile evlendi. Ada ve John’un 1920 doğumlu Gracie Irene Whittaker dahil dokuz çocuğu oldu.

John’un erkek kardeşi Henry, Sally Burton ile evlendi ve 1913 doğumlu John Emory Whittaker dahil yedi çocukları oldu.

Gracie ve John ilk kuzenlerdi ama Kasım 1935’te evlendiler ve 1937’de ilk kızları Aileen Violet Whittaker dünyaya geldi. Aileen, çiftin sahip olduğu 15 çocuktan ilkiydi, Frankie adında bir oğlu oldu. Haziran 1997’de kalp krizi geçirdikten sonra vefat etti. Ayrıca 1938’de Emery Lee Whittaker adında bir erkek çocuğu oldu ve bir ay sonra zatürreden öldü. Barbra Whittaker ise, Eylül 1940’ta doğdu ve Ekim 2008’de kısa bir hastalıktan sonra hayatını kaybetti.

Sonraki iki kız kardeş, 1942 doğumlu Nannie Lou Whittaker ve 1943 doğumlu Connie Jean Whittaker hakkında pek bir şey bilinmiyor.

2021 yılında güncellenen belgeselin tüm bölümlerinde yer alan ailenin bir diğer üyesi de 1946 doğumlu ve 1979 doğumlu Timmy Whittaker adında bir oğlu olan Lorene Whittaker. Timmy ve Lorene, belgesel yapımcılarını kollarını açarak karşıladılar ve kahvaltı ederken görüldüler.

Laita, aileyle tanıştıktan sonra bir bağış kampanyası oluşturdu ve sonraki ziyaretinde bu bağışların aile için nasıl fark yarattığını gösterdi. Aile, kaldıkları evin çatısını değiştirebilmiş ve etrafta dolaşmalarına yardımcı olmak için bazı araçlar satın almıştı.

Yapımcının 2021’deki en son videolarında, birkaç hayvanla birlikte aşırı kalabalık bir evde yaşadığı ve evin bakımsız koşulları gösteriliyor. Aile, bir kanepe, koltuk ve diğer ev eşyalarının bulunduğu girişte çok zaman harcıyor.

Ailenin bir yakını Laita’ya, “Neden bahsettiğini anlıyorlar. Beğenmezlerse, bağırmaya başlarlar bu da beğenmediklerini gösterir” diyor.

Batı Virginia, ülkenin en fakir eyaletlerinden biri. Laita’nın aileyi belgelemek için gittiği Odd köyünde sadece 800 kişi yaşıyor. Nüfus Sayımına göre, Batı Virginia’da yaşayan 1,77 milyon kişinin neredeyse yüzde 17’si yoksulluk içinde yaşıyor.