Adana FM
Adana FM

DOLAR

34,5652

EURO

36,3602

ALTIN

2.913,24

BIST

9.659,96

‘Çay içmek bile lüks oldu… Ekonomi yönetimi çok kötü’

AKP’nin yüksek oranda oy aldığı kentlerden Samsun’da vatandaşlar Cumhuriyet döneminde yapılan fabrikaların satılmasını eleştirerek “Kesinlikle …

‘Çay içmek bile lüks oldu… Ekonomi yönetimi çok kötü’

AKP’nin yüksek oranda oy aldığı kentlerden Samsun’da vatandaşlar Cumhuriyet döneminde yapılan fabrikaların satılmasını eleştirerek “Kesinlikle beceriksiz bir yönetim var. Ekonomi yönetimi çok kötü. Bir yerde çay içmek bile lüks oldu” dediler.

Samsun’da vatandaşlara “Savaşan ülkelerden Rusya’da enflasyon 17,8 Ukrayna’da 16,4 civarında Türkiye’de ise resmi açıklamaya göre yaklaşık yüzde 73. Sizce neden kaynaklanıyor bu durum?” diye sorduk. İşte aldığımız yanıtlar:

“GARİBAN SOĞAN ALAMIYOR Kİ KIRIP YESİN”

Makbule Kutlu: “Millet açlıktan ölecek neredeyse. Eskiden bir ekmekle bir aile bir öğün geçiriyordu. Şimdi bir ekmekle 2 küçük çocuk bir öğün geçirebilecek duruma geldik. Ekmeğin fiyatı da arttı.

Emekliye zam diyorlar. Emeklinin zammı ev kirasına, ekmek parasına yetmiyor zaten. Bayram geliyor, üstüne başına, çoluk çocuğuna alacak bir giysisi, ayakkabısı, çorabı, elbisesi yoksa o zavallı emekli ne yapsın? Neyle geçinsin? Tatil denen şeyleri unuttuk zaten, onlar yok. Gidilecek tatil yeriydi, uçak parasıydı, araba parasıydı onlar bizi aştı. Kaldığımız yerde bari rahat yaşamak istiyoruz.

Taşı toprağı altın olan ülkemizde patatesin kilosu 10 lira, soğanın kilosu 7,5 – 8 lira. Eskiden bir evin olsa içeri girer, soğanı kırar ekmekle yerdin kimse açlığını bilmezdi. Şimdi gariban soğan alamıyor ki ekmekle kırıp yesin. Bu millet nasıl geçinecek onu bilmiyoruz. Nereye gidecek bu Türkiye’nin hali bilmiyorum Allah sonumuzu hayır etsin”

“TÜKETİM ENDESKLİ TOPLUM YETİŞTİRİLİYOR”

Yılmaz Tuluk: “2002 yılında zamanın bakanı babalar gibi satarız dedi, ülkede her şeyi sattılar. Üretim tamamen bitmiş durumda. Şeker fabrikaları, tekel fabrikaları satıldı. Üretimden gelen gücümüz kalmadı. Öğrenmeyen bir toplum yetişiyor.

Yönetim asla doğru bir şey yapmıyor. Neden yapmıyor? Çünkü o beceri yok. Balık tutmayı değil balık yemeği öğrettiler. TÜİK yalan söylüyor. Kurumlarda güven kalmadı, adalet yok. Sağlık iyi değil, doktorlar kaçıyor. Kesinlikle iyi yönetilmiyoruz. Ekmeğin, unun fiyatı belli, süte yaklaşık yüzde 45 zam geldi, yağlardaki kuyruk ve sıraları hatırlıyorsunuz. Sürekli tüketim endeksli bir toplum yetişiyor.

Ukrayna ile Rusya savaşıyor, o ülkelerde enflasyon yüzde 12, bizde yüzde 73. Kesinlikle beceriksiz bir yönetim var. Pazarda sokakta gezen insanlar bunu görür”

“BİR ÇAY İÇMEK LÜKS OLDU”

Miraç Öztürk:  “Bizim ülkemizde de ekonomistim diyen bir Cumhurbaşkanımız var. Hatta kendisinin sevgili damadı eski bakanımızda bununla ilgili bir kitap yazmıştı. Ancak bu bilimi hayata geçiremedik. Ülkenin gelmiş olduğu durum ortada. Rusya ve Ukrayna gibi iki ülke savaşın en kanlı dönemini yaşadıkları zamanlarda bile enflasyon bizim kadar olmadı. Bunun sebebi biz son 20 yıldır ülkeyi bilimsel değil dini sayiklerle yönetiyoruz.

Kamu fabrikalarının hepsini özelleştirdik. Ülkeyi aslında bir aile şirketine dönüştürdük. Bugün beşli çete dediğimiz sermayenin, bütün pastayı aldığı halkın ise geri kalan gelirle geçinmeye çalıştığı bir dönemden bahsediyoruz. Bu domates, patates meselesi değil, insanlar artık yaşayamıyor. Yaşamayı günlük karnını doyurmak olarak görüyor. Bu ülkenin insanlarının, gençlerinin kitap okumaya, sinemaya, tiyatroya gitmeye, arkadaşlarıyla bir çay içmeye ihtiyaçları var. Ama bugün kitap almak bile lüks.

Sokağa çıkıp bir yerde çay içmek, eve giderken fileyi doldurmak da artık bir lüks. Devletin açıkladığı rakamlarla bizim karşılaştığımız rakamlar arasında uçurum var. Bunun nedeni de iyi yönetememektir”

“ÜRETİM YOKSA ENFLASYON ARTAR”

Osman Akan: “Yüzde 70 TÜİK diyor ama yüzde 170 enflasyon. TÜİK ne derlerse onu diyor. Pahalılık her yerde, adalet hiç yok. Memlekette hiç bir şey yok. Üretim yok. Çiftçiye, üreticiye yardım etmek gerekir. Bir yerde üretim olursa orada her şey daha uygun olur enflasyonda yükselmez. Yani üreteceğiz tüketmeyeceğiz. Biz üretmeden tüketiyoruz. Bizim dışarıya satmamız lazım. Ama her şeyi yabancılardan alıyoruz. Ülkede üretim adına ne varsa hepsini sattılar”

“RAFDAN KASAYA GİDENE KADAR ZAM GELİYOR”

Zehra Akan: “Kıyma almaya gidiyorum, bir gün 100 lira, bir gün 130 lira dün aldım 150 lira. Yumurta 2 lira, ekmek 3 lira. 400 gram tereyağı 70 lira. Bu mutfak ne olacak? Biz et yemeye, tereyağı yemeğe alışkınız ama her şeyi bıraktık.

Market market geziyorum. Ucuzunu arıyorum. Yapacak bir şey yok. Herkes yanıyor biz de yanıyoruz. 24 saatte bir, bazen 24 saati bile bulmuyor sürekli etiket değişiyor. Bir şeyi ucuz bulup alıyorsun, kasada etiketi değiştirmeyi unuttuklarını söylüyorlar. Raftan alıp kasaya gidene kadar zam geliyor”

“KÖTÜ YÖNETİLİYORUZ”

Mustafa Kocaoğlu: “Savaştan dolayı her şeyin fiyatı arttı. Yani yüzde 73 denilen enflasyon, yüzde 160 – 170’lerde. Pazara çıkın bir bakın. Benzin geçen sene 7 liraydı, şimdi 30 lirayı buldu. Bunların en büyük nedeni dışa bağımlı olmamızdan kaynaklanıyor. Eğer biz kendimiz üretmezsek, üreticilere destek vermezsek tabi ki dışa bağımlı oluruz. Ekonomik yönetimi de çok kötü. Enflasyon göründüğünden daha fazla kendini hissettiriyor”