“Cumhurbaşkanına hakaret”ten tutuklanan İYİ Partili Alp Emeç: Bu durum gençleri korkutmasın
Sosyal medya paylaşımı nedeniyle ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla tutuklanan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Alp Emeç, cezaevinden SÖZCÜ …
Sosyal medya paylaşımı nedeniyle ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla tutuklanan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Alp Emeç, cezaevinden SÖZCÜ’nün sorularını yanıtladı. “Bu durumun gençleri korkutmasını istemiyorum” diyen “Korkmadım ama ülkem adına, bizi yöneten ve karar veren büyükler adına utandım” diye konuştu.
İYİ Parti Gençlik Kolları’ndan 20 yaşında Alp Emeç ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla tutuklandı. Silivri Cezaevi’ne götürülen Emeç’in tutukluluğuna itiraz edilse de Emeç, iki gündür cezaevinde. Üniversite öğrencisi Alp Emeç, sosyal medya paylaşımını, tutukluluk kararını ve neler düşündüğünü SÖZCÜ’ye anlattı.
“Atasözü hoşuma gitti ben de paylaştım. Ama Sedef Kabaş’ın bu atasözünden dolayı tutuklandığını bilmiyordum. Bunu öğrenince zaten 15 dakika içinde sildim paylaşımı“ diyen Emeç, tutukluluğunun gençleri korkutmasını istemiyor.
Not ortalamasının iyi olduğunu söyleyen Emeç’in en büyük endişesi ise derslerden uzak kalmak. İşte Alp Emeç’in İYİ Parti avukatları aracılığıyla cezaevinden sorularımıza verdiği yanıtlar:
– Önce seni tanıyalım, nerede doğdun?
Merhaba, ismim Alp Tümer Emeç. 14 Mart 2002 tarihinde Sarıyer-Zekeriyaköy’de doğdum. İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih bölümünde tam burslu olarak okuyorum. Şu anda birinci sınıf öğrencisiyim. Derslerim çok iyi, okul çok iyi gidiyor hatta hukuk bölümünde de ÇAP (çift anadal programı) yapmak istiyorum.
– Siyasete nasıl girmeye karar verdin, İYİ Parti’ye ne zaman üye oldun?
Aslında siyaset benim çocukluk hayalimdi. Yanlış hatırlamıyorsam 2020 yılının Kasım ayında henüz 18 yaşındayken İYİ Parti’nin Uluslararası İlişkiler MYK Komisyonu’nda yer alma fırsatım oldu. O tarihten beri de Gençlik Kolları MYK komisyon üyeliğim devam ediyor.
GENÇLER DAHA ÇOK SÖZ SAHİBİ OLMALI
– Siyasetten beklentilerin neler?
En büyük beklentim siyasette genç temsiliyeti sağlamak. Gençlerin temsiliyeti konusunda kısmen başarılı olduğumu düşünüyorum. Türk siyasetinde gençlerin daha çok söz sahibi olmasını istiyorum.
HOŞUMA GİTTİ, PAYLAŞTIM
– Dava ve tutukluluk sürecine gelirsek; tweet’i sildiğinde ne düşünüyordun? Şu anda o paylaşımı yaptığın için pişman mısın, neler söylersin?
Paylaşımı Twitter’da gördüm, atasözü hoşuma gitti ben de paylaştım. Ama Sedef Kabaş’ın bu atasözünden dolayı tutuklandığını bilmiyordum. Bunu öğrenince zaten 15 dakika içinde sildim paylaşımı. Zaten o bahsi geçen atasözünü de 4-5 ay önce paylaşmıştım. Etkileşimi de yoktu paylaşımımın. Suç teşkil ettiğini bilmiyordum.
POLİS BİLE ŞAŞIRDI TUTUKLULUK TALEBİNE
– Böyle bir kararla karşılaşmayı bekliyor muydun?
Kesinlikle beklemiyordum. En fazla kolluk ifademi alır ve güne devam ederim diye düşünüyordum. Hatta dersime geç kalır mıyım acaba diye düşündüm. Hatta şöyle söyleyeyim, ifadeye gittiğimde avukat çağırmak istediğimde bir polis, “Avukatlık bir durum yok ifaden alınacak sonra serbestsin zaten ciddi bir durum yok” demişti. Sonra tutukluluk talebiyle sevk edildiğimi öğrenince barodan avukat otomatik olarak çağrılmış oldu. O sözü söyleyen polis dahi şaşırdı tutukluluk talebine.
EĞİTİM HAKKIM KISITLANDIĞI İÇİN ÇOK ÜZGÜNÜM
– Üniversite öğrencisi olarak tutukluluk nedeniyle derslerden de geri kalacaksın. Bir de ailen ne hissediyor, ne düşünüyor?
Önümüzdeki hafta vize haftam. Hedefim ÇAP yapıp hukuk okumak ve ortalamam da yüksek. Ama şu an eğitim hakkımdan mahrum kalıyorum ve içinde bulunduğum durumdan dolayı hayallerimi gerçekleştirme konusunda endişeliyim. Cezaevinde yanıma gelen, öğretmen olduğunu düşündüğüm bir kişi bana okulumu sordu. Söylediğimde “Açık öğretim okusaydın sınavlara ve derslere girmen konusunda sana yardımcı olabilirdik fakat örgün eğitimde yardımcı olamayız” dedi. Tabii ki eğitim hakkım kısıtlandığı için çok üzgünüm. Aklım Hâlâ derslerimde, not ortalamamda. Annem olgunlukla karşıladı. ‘Oğlum suç teşkil edecek hiçbir şey yapmadı, arkasındayım’ demiş. Ama hep beni düşünüyorlar, akılları bende.
Cezaevine ilk girdiğinde ne ile karşılaştın?
– İlginç olarak, televizyonda adı geçen çok fazla siyasi tutuklu var burada, onları gördüm.
“SENİN GİBİ ÇOK GENÇ GELİYOR” DİYORLAR
– Koğuşta tek mi kalıyorsun?
Koğuşta tek kalıyorum. Gardiyanlar, “Cumhurbaşkanına hakaretten mi geldin buraya?” diye soruyorlar. “Senin gibi efendi, temiz yüzlü bir çocuğun başka bir sebepten gelmiş olmasını düşünemezdik zaten” diyorlar. Artık o kadar alışmışlar ki; “Senin gibi çok genç geliyor 5-10 gün kalıp çıkıyorlar” dediler. Annemden kitap getirmesini istedim. İYİ Parti Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Sayın Bahadır Erdem beni ziyaret ettiğinde, burada yaşadıklarını yazıya dök mutlaka demişti. Ben de imkan olursa yaşadıklarımı kısa kısa not almayı düşünüyorum.
GELECEK BİZİM, GELECEK BİZİZ
– Son olarak yaşıtlarına, gençlere, üniversitelilere bir mesajın var mı?
Bu durumun gençleri korkutmasını istemiyorum. Bu durum gençlerin siyaset yapmasına engel olmamalı. Bu gibi durumlarla gençler siyasetten uzaklaşıyor ama aksine siyasette gençlerin daha çok yer alması gerekiyor. Gelecek bizim, gelecek biziz zaten. Bu konuda da anladım ki, anayasal hak olarak ifade özgürlüğü, düşünce özgürlüğü kavramları gerçekten çok önemliymiş. Sayın Meral Akşener’e de teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Sürecin başından beri hem kendisi hem de tüm teşkilatlar benim için mücadele ediyorlar. Korkmadım ama ülkem adına, bizi yöneten ve karar veren büyükler adına utandım.