Adana FM
Adana FM

DOLAR

34,4317

EURO

36,1497

ALTIN

2.959,80

BIST

9.367,77

Özgür Özel: Atatürk’ün partisi ikinci partisi olamaz

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından partisinin büyükşehir belediye başkanlığını kazandığı memleketi Manisa’ya gitmek üzere geldiği İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda halka seslendi. Özel, “Biz milletimizden bir kredi aldık. Bu kredi bir tüketici kredisi değildir. Bu kredi bir yatırım kredisidir. Seçmenin bu kredisini doğru değerlendirmek, bu 4 yıl en iyi hizmeti yapmak ve örgüt olarak çok çalışmak durumundayız” dedi.

Özgür Özel: Atatürk’ün partisi ikinci partisi olamaz

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yerel seçim sonuçları için ilk teşekkür ziyaretini memleketi Manisa’ya yapmak üzere bugün İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na geldi. Özgür Özel, CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cemil Tugay, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, CHP’li ilçe belediye başkanları, CHP İzmir ve Manisa milletvekilleri ve partililer tarafından karşılandı.

Havalimanı çıkışında CHP İzmir İl Örgütü öncülüğünde toplanan partililere seslenen Özel, şunları söyledi:

* “Kurultayımızdan sonra buraya geldiğimizde bizim seçim otobüsümüzü bu alana sokturmamışlardı. İktidar partisinin adayı için ise kapıları sonunda kadar açtılar. Bu otobüsü buraya sokan şey, otobüsün şöförü değildir. Özgür Özel’in genel başkanlığı ya da bir başkamızın ortaya koyduğu irade değildir. Bu otobüsü buraya sokan güç sizsiniz, CHP örgütüdür. Türkiye’nin dört bir yanındaki konuşmalarımda hep İzmir’e, İzmir’in adaylarına ve seçmenlerine çok seslendim. Onlardan ne çok şey beklediğimi söyledim. 

* Bir değişim başlayacaksa bunun İzmir’den başlaması gerektiğini ifade ettim. Koca bir sürecin, başta sancıların ve tartışmaların ama sonrasında büyük bir kampanyanın sonunda örgütümüzün öz gücüyle, herhangi bir siyasi partiyle ittifak yapmaksızın, adaylarımızla birlikte bugün bu otobüsün üzerinde sizlerin huzurunuzdayız. Bugün İzmir’de ilan etmek isterim ki Türkiye genelinde aldığımız yüzde 38 oyla Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin birinci partisidir.

* CHP’nin genel başkanlığına aday olduğum süreçte kurultayımızda şunu söylemiştim; benim inandığım bir kural ve benim inandığım gerçek var. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi ikinci partisi olamaz. Bugün CHP, 14 büyükşehir belediyesini kazanmıştır. 15. büyükşehir için büyük bir hukuk mücadelesi içindeyiz. 14 büyükşehirde kalsak dahi CHP’den sonra en çok büyükşehir kazanan partiden 4 il öndeyiz. CHP, 35 il kazanmıştır. En yakın rakibinden 11 il ileridir. Üçü büyükşehir belediye başkanı olmak üzere 35 kadın belediye başkanımız, geçen dönem 11 olan sayıyı 35’e çıkarken bu konuda en önemli katkı İzmir’de gösterdiğimiz 9 kadın adaydan 8’ini seçen İzmir’in seçmenlerine aittir. 

* Türkiye’de neredeyse tamamı gençlik örgütlerimizden gelen 58 genç belediye başkanımız vardır. Bu konuda da en büyük teşekkürü İzmir’de aday gösterdiğimiz 12 gencimizden 11’ini seçen İzmir seçmenlerine borçluyuz. Tam bu aşamada kazananlarla ilgili bir şey söylemeden önce 2 tane kaybetmeyenden bahsetmek isterim. Aliağa’da yarışa başladığında yüzde 18 geride olan, siyaseti bu seçim sonucuyla sonlandırmayan Aliağa adayımız Çağatay Güç’e yürekten teşekkür ediyorum. İzmir Menemen’de kendi hatalarımızla ve İzmir’de AK Parti’nin kumpasıyla ellimizden alınan belediyede, belediye imkanlarının hiçbirimizin el sürmediği arazilerin satışını bir siyasi finans yöntemine çeviren bir adaya karşı, devletin gücüne karşı bir kadın adayımız mücadeleyi bu seçim için kazanamadı gibi görünüyor. Ancak o kaybın bütün sorumluluğunu tüm CHP’liler olarak hep birlikte üstleniyoruz. 

* Menemen adayımız Deniz Kararkurt’a yürekten teşekkür ediyor, Kubilay’ın kenti Menemen’e ant içiyoruz ki gelecek seçimleri rekor oyla CHP kazanacak. Aday belirleme sürecinde ‘İzmir, partimizin sancak gemisidir’ demiştim. Bugün sancağı yere düşürmeyen, CHP sancağını onurla, gururla birtakım kötü niyetlilerin beklentilerin aksine 30 belediyenin 28’ini bize armağan eden İzmirlilere yürekten teşekkür ediyorum. Aday belirleme süreçlerinin sonunda ‘Değişim nerede’ diyenler İzmir’e baksınlar demiştim. İzmir adayları toplam yaş ortamaları 47 olmak üzere 12’si genç, 9’u kadın adaydan 11’i ve 8’i seçildi. 

* Tüm arkadaşlarımız, İzmir’e en doğru reçeteyi yazacak olan Dr. Cemil Tugay’ın kaptanlığında yürüyor. Aday belirleme süreçlerinde kimsenin hakkını yemedik. Eğer kusurumuz, hatamız, eksiğimiz varsa da kastımız yoktur. Ancak İzmir’in memnuniyet anketlerinde en üst düzeyde yer alan 3 arkadaşımızla devam ettik. Diğer arkadaşlarımıza da şunu anlattık İzmir’in notu kıt, en iyisini hak ediyor. Biz, İzmir’in beklentilerini gördük, sesini duyduk. O sese kulak veren bir listeyle İzmir’in karşısına çıktık. 

* İzmir, değişime, dönüşüme ve gelecek güzel günlere oy verdi, onay verdi. Bundan sonra İzmir, hak ettiğini alacak. İzmir, iyi belediyecilik uygulamalarını sürdürecek. Yapılanların üstüne koyacak. O büyük beklentiye cevap verecek. İzmir, dünyada şehirlerin yarıştığı bir süreçte Türkiye ile değil, dünyanın sayılı kentleriyle yarışacak bir vizyona kavuşmalıdır. Ben örgütü dizayn etmeye değil, İzmir’i dünya kenti yapmaya gelen arkadaşlarıma gönülden inanıyorum. 

ÖZEL’DEN CHP ÖRGÜTLERİNE ÇAĞRI

* Bütün örgütümüze çağrım şudur; elbette örgüt belediye ilişkisi önemlidir. Ama ne belediyeler örgütün yöneteceği kurumlardır ne de belediye başkanları örgütümüzün amirleridir. Eski hastalıklarla bir ilçe seçimini almak üzerinden yapılabilecek her türlü müdahalede belediye başkanının, kamu hizmetinin sunumunda olmadık taleplerle yıpratmaya girişen ilçe başkanının karşında olacağımdan da kimsenin şüphesi olmasın. 

* Çünkü herhangi bir 5 yıla talip değiliz. İktidarda sosyal demokrat bir parti yok. Atatürk’ün hedeflerini tutturmuş değiliz. Bu süreçte kim hata yaparsa, kim yanlış yaparsa, Atatürk’ün partisini girdiği ilk yerel ve ilk genel seçimde birinci parti yapma ve Atatürk’ün partisini ikinci yüzyılın ilk seçiminde iktidar yapma hedefimize engel olur, bu yolda engel tanımayacağız.

“MİLLETİMİZDEN KREDİ ALDIK”

* Biz milletimizden bir kredi aldık. Bu kredi bir tüketici kredisi değildir. Öyle görürsek harcar, bitirir ve kaybederiz. Bu kredi bir yatırım kredisidir. Seçmen bize ‘5 yıl iyi yönetin, 4’üncü yılın sonunda karar vereceğim. Eğer Türkiye’nin geleceğine yatırım yaparsanız, kavga etmezseniz, Türkiye’yi yönetmeye hazır kadroları yetiştirirseniz size Türkiye’yi yönetmeniz için de daha büyük kredi vereceğim’ demiştir. Seçmenin bu kredisini doğru değerlendirmek, bu 4 yıl en iyi hizmeti yapmak ve örgüt olarak çok çalışmak durumundayız. Bugün, zafer kazandığımız seçimin 4. günü değildir. Gelecek zafer kazanacağımız seçimin 4. günündeyiz. Bundan sonraki her günü seçime bir gün az kalmanın üzerimize yüklediği sorumlulukla hep birlikte çalışmak durumundayız.

“İZMİR SANCAK GEMİMİZ OLMAYA DEVAM EDİYOR”

* İzmir’de olmadığı gibi davrananlar, takiye yapanlar, partilerinin rozetinden ve genel başkanlarının resminden uzak duranlar İzmirlileri kandıramamışlardır. Onlar, İzmir’e yaşam biçimine saygı teminatını veremediler. Ama sakın, bu zaferin bize kazandırdığı özgüvenle bir tane AK Partiliyi kırarsa, bir tane MHP’liyiz üzersek ve pek çoğu Cumhur İttifakı’ndan gençlere, bu partide kendilerine yabancı hissettirsek yanlışların en büyüğünü yapmış oluruz. Davet ettik geldiler. Burası baba evidir. Baba evinde herkese yer var. Baba evinde herkes huzur içinde oturabilir. Baba evinde kardeşlerin biri başını açar, öbürü kapar. Baba kimseye karışmaz. Baba evinin bir odasında biri eğlenir, diğeri ibadet eder. Baba evi böyledir. İzmir birlikte yaşamanın, birlikte yönetmenin, kendinden olmayana da kendi hakkından fazla sahip çıkan hoşgörünün kentidir. Bunu bütün Türkiye’ye göstereceğiz. Bundan sonra İzmir, büyük iktidar yürüyüşümüzün en önemli adımlarını atacağız, sancak gemimiz olmaya devam ediyor. 

“İZMİR İTTİFAKI, TÜRKİYE’DE TÜRKİYE İTTİFAKI KAZANDI”

* İzmir’de İzmir ittifakı, Türkiye’de Türkiye ittifakı kazandı. Türkiye ittifakı ötekisinin olmadığı ittifaktır. Türkiye ittifakı gücünü ay-yıldızdan alır. Bizimle birlikte olan tüm muhafazakar demokratlara, milliyetçi demokratlara, tüm romanlara, tüm siyasi görüşlere saygılarımızı ve sevgililerimizi sunuyoruz.”